Kartal’daki Facia bazı sorunları yeniden gündeme getirdi...
Türkiye geneli imara aykırı 13 milyon yapıya herhangi bir denetim yapmadan cüzi bir para karşılığı af getiren ve adı da imar barışı olan uygulamanın bu günlerde milletçe acısını yaşıyoruz..
Kartal’da çöken kaçak katlı apartman için imar affı başvurusunda bulunulduğu da ortaya çıktı..
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre toplam 20 milyon civarındaki yapı stoku içindeki 13 milyon bina ‘imar barışı’ yasasından faydalanabilecek.
31 Aralık’ta bitmesi gereken süre haziran 2019 sonuna kadar uzatılmıştı..
Her gün yüzlerce kaçak bina bu yasadan faydalanarak iskanlı, yani yasal hale getiriliyor.
Bu yasa ile, hiçbir kriter, hiçbir inceleme, hiçbir tetkik yapılmasına gerek kalmadan e-devlet üzerinden yapılacak 3 dakikalık bir işlem sonucunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığının belirlediği banka hesabına ‘makul’ miktarda parayı yatıran herkes kaçak binalarını yüzde 100 yasal hale getirebiliyor.
Kartal’da yıkılan ve onlarca kişiye mezar olan binada ikamet edenlerin de bu yasadan faydalanmak için başvuru yaptıkları ortaya çıkınca imar barışını yeniden bir gözden geçirmemiz gerekmiyor mu?
Kartal, Türkiye’nin ilk sınavı da değil aslında..şimdi bazı gazeteler manşet atıyor bazı siyasiler suç paylaşmaya çalışıyor neymiş efendim kartal belediyesi CHP’nin miş..
ee ne olmuş ?
Konya Zümrüt Apartmanı, Diyarbakır Hicret Apartmanı, Zeytinburnu Beştelsiz Mahallesi’ndeki bina da aynı nedenle çökmüş ve onlarca insan hayatını kaybetmemiş miydi? Oralar hangi partinin belediyesiydi?
Bırakın bu söylemleri insanların acısı üzerine siyaset ve propaganda yapılmaz...
insanlar ölüyor .. hangi parti olduğunun ne önemi var..
ne zaman Türkiye’de özellikle esas sorunu konuşmayı ve hatta ortak akıl ile çözmeyi başarabileceğiz..
Ülkemizde ki Yapı stokunun durumu o kadar kötü ki binalar yıkılmak için depremi beklemiyor artık, kendiliğinden, durup dururken yıkılıyor.
Ve ne yazık ki İstanbul’daki binaların yarısından fazlası ya ruhsatsız ve kaçaktır ya da hiçbir mühendislik hizmeti almadan üretilmiştir. Bu durum ülkedeki tüm yapı stoku için geçerli. Halkın çok büyük bir kesiminin can ve mal güvenliği tehlike altında.
Can ve mal güvenliği tehlikesi yaratan bu binaların bir an önce güvenli hale getirilmesi gerekirken imar afları, imar barışı gibi kararlarla teknik, bilimsel hiçbir inceleme yapmadan sadece para karşılığında bu binalar yasal ve kalıcı hale getiriliyor.
Kartal’da bir çok kişiye mezar olan bina mühendislik mesleği, bilim ve matematikle işi olmayan, bilimle kavga edip savaşanların eseridir.. bilim ile rantın ..teknik ile siyasetin kavgasıdır ve sonuç ortadadır..
“MİLLETİMİZİN BAŞI SAĞOLSUN”…