Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ankara'da düzenlenen Verimlilik ve Teknoloji Fuarı'nı ziyaret etti. Burada konuşan Kurum, kentsel dönüşümle ilgili stratejiyi hazırladıklarını belirtti. Kurum, stratejinin bu ay içinde açıklanacağını ve belediyelere gönderileceğini açıkladı.
Milli değerleri ön plana çıkaracak projeleri hayata geçirmek istediklerini belirten Kurum, "Biz tüm ülkemizdeki tarihi kent meydanlarını yenileyeceğiz. Tarihimizi ve kültürümüzü öne çıkaracak projeler yapacağız. Şehrin kültürüne, mimarisine, yerel malzemeye uygun sürdürülebilir uygun projeler gerçekleştireceğiz." dedi. Bakan Kurum, yapıların çok katlı olmayacağını da sözlerine ekledi.. Özellikle bu etkinliği takip ettim.
Çevre Şehircilik Bakanlığının kentsel dönüşüm projeleri ile aldığı bu karar çok yerinde hatta geç kalınmış bir karar..
Yıllardır hangi partili belediyeler olursa olsun kentsel dönüşüm ve ıslahat projeleri o kente yabancı ve ciddi anlamda o kentin sakinleri ile kan uyuşmazlığı yaşayan projeler olarak kaldı..
Hatta bazıları tamimiyle kopyala yapıştır projelerin ötesine geçemedi..
Oysaki kentsel dönüşüm bizlere öğretilen şekliyle;
Yapılaşma sürecinde imar planı bulunmayan ya da imar planlarına aykırı yapılanmış yerlerin, imar planlama faaliyetlerinin temel amaçlarına uygun hale getirilmesi için iyileştirilmesi ve eskiyen, bozulan kent dokusunun yenilenmesinin toplu adıdır.
Devletin, ya da yerel yönetimlerin daha yaşanabilir ve sağlıklı kentsel mekânlar oluşturmak için kentlerdeki nitelikli yapı stokunun arttırılmasını hedeflemesidir.
Kentsel dönüşüm projelerinde, Bölgenin sorununa bağlı olarak binalar iyileştirilirken, toplumun diğer tüm ihtiyaçları da karşılanmalıdır.
Dönüşümde yeterli açık ve yeşil alan, yeterli sağlık ve eğitim hizmeti, kültürel tesisler, sağlıklı altyapı ulaşım olanakları gibi temel ihtiyaçları çözümlenir. Sadece binaların yenilenmesiyle kentsel dönüşüm yapılamaz.
ancak yıllardır ülkemizde hangi partili belediye olursa olsun kentsel dönüşüm projeleri maalesef kentin sosyal ihtiyaçlarını karşılayamadı..
dönüşüm yapılan yerler kentin öteki yakası olarak tecrit edilmiş bir şekilde kaldı..
oysaki her kentin sosyal bir kimliği ,bir dokusu,bir rengi vardır.. Hatta bazı kentler feminen bazı kentler maskülendir. Yani bazı kentler daha bayan zarafeti taşırken bazı kentler daha erkeksidir.
Çevre Şehircilik Bakanlığının ve belediyelerin kentsel dönüşüm projelerini hazırlarken Şehrin kültürüne, mimarisine, yerel malzemeye uygun sürdürülebilir uygun projeler ortaya koyması bu anlamda büyük önem taşımaktadır.
daha önceki yazılarımda ifade ettiğim kimlikli şehirler meselesi de tam olarak budur..
Kentsel dönüşüm projelerinin daha küçük çapta uygulananı ise ıslahat projeleridir. bu projeler özellikle de tarihi alanlarda uygulanır..
Kuzey Kıbrıs Türk cumhuriyeti iç işleri bakanlığının Lefkoşa belediyesi ve sivil toplum kuruluşları ve mimarlar birliği ile ortaklaşa yürüttüğü surlar İçi ıslahat projesinde bizzat sivil toplum kuruluşları ve mimarlar birliği tarafında projeyi takip etme ve projeye katkı sağlama imkânı buldum.
dört dörtlük bir proje ortaya çıktı çünkü her şeyden önce ortak akıl ile geliştirilen bir projeydi..
(Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti İçişleri Bakanı Sayın Ayşegül Baybars Hanımefendi ile Surlar içi Islah Projesi görüşmesinde)
Alan ıslah edilirken bu değişim ve rehabilite modernize sürecine yaşayanlarda dahil edildi..
ıslah ve dönüşüm projelerinde ve belediyelerin büyük metrajlı alanlarda uyguladıkları sosyal donatı projelerinde yaşayanları gözlemler, onları dinler ve modernize sürecine onları dahil edebilirsek zaten Milli değerleri ön plana çıkaran projeleri hayata geçirmiş oluruz…